Dünyada milyonlarca kişinin hayatını kaybetmesine neden olan koronavirüsün yeni varyantlarından olan ve 51 ülkede tespit edilen Eris Varyantı (EG.5) ile ilgili Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Tıbbi Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Pınar Çıragil bilgi verdi.
3 yılı aşkın süredir koronavirüsle mücadele eden dünya şimdi de Omicron alt varyantı Eris varyantı için harekete geçti. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ‘Eris' olarak adlandırılan EG.5 varyantının şimdiye kadar 51 ülkede görüldüğüne dikkat çekerek ülkeleri Covid önlemlerini kaldırmamaları konusunda uyardı.
Tıbbi Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Pınar Çıragil yeni bir endişeye yol açan Eris varyantıyla ilgili şu bilgileri paylaştı:
İlk olarak 17 Şubat 2023'te bildirilen EG.5 varyantı (ERİS), 2021'in sonlarında görülmeye başlayan ve o zamandan beri birkaç mutasyona uğrayan Omicron'un alt varyantıdır. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından, 19 Temmuz 2023'te izlenen varyant (Variant Under Monitoring-VUM) olarak belirlendi. DSÖ, 9 Ağustos 2023 tarihinde yapılan İlk Risk Değerlendirmesine göre EG.5'i ve onun alt türlerini bir ilgi varyantı (Variant Of Interest-VOI) olarak belirlediğini bildirdi ve sağlık yetkililerine bulaşmasını dikkatle izlemelerini tavsiye etti. Küresel olarak, ortaya çıktığı zamandan bu yana EG.5 oranlarında istikrarlı bir artış bildirildi.
Diğer SARS-CoV-2 varyantlarında olduğu gibi EG.5 de yaygın olarak ateşe, öksürüğe, yorgunluğa ve tat veya koku kaybına neden olmaktadır. Ayrıca boğaz ağrısı, baş ağrısı, ağrı ve sızılar, ishal, kızarıklık ve göz tahrişine yol açabilir. Genellikle hafif vakalarda bir ila iki hafta içinde düzelir.
En son Covid-19 Omicron varyantı olan EG.5, virüsün eski varyantlardan daha kolay yayılabilir ve bağışıklıktan kurtulabilir. Ancak, “Eris” görülme sıklığının artması ve bağışıklıktan kaçış özellikleri göstermiş olsa da, bugüne kadar hastalık şiddetinde herhangi bir değişiklik bildirilmemiştir. DSÖ, EG.5'in oluşturduğu sağlık riskini düşük ve diğer Omicron alt değişkenlerininkine benzer olarak değerlendirmiştir. EG.5 oranında artış gözlenmekle birlikte Japonya ve Kore Cumhuriyeti gibi ülkelerde Covid-19'a bağlı hastaneye yatışların önceki dalgalardan daha düşük olduğu gözlemlenmiş ve bu hastaneye yatışlarla EG.5 arasında hiçbir ilişki kurulmadığı bildirilmiştir. Ancak bu varyant bağışıklık sistemi baskılanmış yaşlı hastalarda ve diyabet, kalp-damar gibi kronik hastalığı olanlarda daha ciddi seyredebilmektedir.
Sonbaharla birlikte havaların soğuması, insanların kapalı ve kalabalık ortamlarda daha fazla zaman geçirmesine neden olacaktır. Maske takma zorunluluğu ortadan kalktığı için de diğer solunum yolu etkenleri ile görülen hastalıklarla birlikte Covid de görülebilecektir. İngiltere sonbaharda aşılama programının yapılacağı bildirildi. Tabii ki bunu genellikle bağışıklık sistemi baskılanmış ileri yaş hastalara öneriyorlar. Ancak Türkiye'de ve diğer ülkelerde nasıl bir yöntem izlenecek henüz onunla ilgili bir kesin bir bilgi yok. Aşıların ciddi bir hastalık tablosundan bir miktar koruduğu söyleniyor. Ancak bu konuda kesin bir bilgi vermek şu an için çok mümkün değil.
Dünyadaki diğer ülkelerde görülmüş olması elbette ki ülkemiz açısından da risk oluşturuyor. Zira, ülkeler arasında seyahat nedeniyle virüsün taşınma ihtimali var. Bununla birlikte uçaklarda ya da toplu taşıma araçlarında maske takılmadığı için bulaş olabilir. Covid vakaları hâlâ nadir görülmekle birlikte sonbaharda artabilir. Hatta bazı diğer üst solunum yolu viral ve bakteriyel enfeksiyon etkenlerini de hâlâ görüyoruz.
Yaşlılar ve bağışıklık sistemi zayıf olanlar gibi özellikle Covid-19 riski taşıyan kişiler için aşı dozlarına dikkat etmek önemlidir. Toplumun aşılanmasından bu yana geçen sürede bağışıklık seviyeleri azaldığı için, düzenli el yıkama ve genel hijyen kurallarına uyum enfeksiyondan korunmak adına hâlâ önemini korumaktadır. Öte yandan bağışıklığı güçlü tutmak için sağlıklı beslenmeye özen gösterilmeli, düzenli egzersiz yapılmalı ve sigaradan uzak durulmalıdır.
Basın Yansımaları: sozcu
”
Alo Yeditepe