Yaz aylarında derimizi koruma yöntemleri hakkında bilgiler veren Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Dermatoloji Uzmanı Prof. Dr. M. Oktay Taşkapan, bu dönemde atlanılmaması gereken en önemli unsurun güneşten korunma olduğunu vurguladı. Güneşten korunma ile ilgili açıklamalarda bulunan Dr.Taşkapan, öncelikle koruyucu ürünün yaşa ve deri tipine göre seçilmesi gerektiğini belirterek “Özellikle çocuk ve yenidoğanlarda bu gruba özel üretilmiş ürünler kullanılmalıdır” dedi. Dr. Taşkapan ayrıca, “Derisi çok duyarlı olan kişilerin de güneşten koruyucu seçerken dikkatli olmaları gerekiyor. Güneşten koruyucular fiziksel ve kimyasal filtre içerenler olmak üzere iki çeşittir. Kimyasal filtreler çok ender de olsa bazı kişilerde kontakt allerjilere neden olabilir” uyarısında bulundu.
Güneşten koruyucu ürün seçerken faktör özellikleri konusunda dikkat edilmesi gereken hususlara da değinen Dr. Taşkapan, “SPF (sun protection factor) düzeyi 50’nin üzerindeki koruyucu kremlerin anlamı olduğunu düşünmüyorum. Pek çoğu ticari amaçla üretiliyor. 30-50 faktör arası bir ürün yeterlidir” diyor. Ürünün ayrıca deri tipine göre seçilmesi gerektiğine işaret eden Dr. Taşkapan, “Karma deri tiplerinde bazen yüz için ayrı, vücut için ayrı ürün kullanılmasını tavsiye ediyorum. Daha az sorunlu deride aynı ürün tüm alanlarda kullanılabilir” diyor. Duyarlı kişilerin yaz kış güneşten koruyucu ve özellikle yaz aylarında şapka kullanması gerektiğini belirten Dr. Taşkapan, ürünün deriye nüfuz etmesine izin vermek için güneşe çıkmadan yarım saat önce sürülmesi gerektiği ve sonrasında 2-3 saatte bir yeniden uygulanması konusunda uyarıyor.
Türkiye yaz yazlarında çok sıcak ve güneşli bir ülke olduğundan koruyucuya çok güvenmemek gerektiğini vurgulayan Dr. Taşkapan, “Koruyucu kullansanız da, yaz aylarında 11.00-15.00 arası güneşe çıkmanızı önermem” diyor.
Yazın nem ve sıcağın artmasıyla mantar olgularının da arttığına dikkat çeken Dr. Taşkapan, “Derinin nemli ya da ıslak kalmamasına özen göstermeli. Özellikle ayak parmaklarında, kasıklarda ve diğer kıvrım yerlerinde nemden ötürü çeşitli mantar hastalıkları görülebilir. Bu nedenle ıslak mayoyla oturmamak, deniz ve havuzdan sonra tercihen duş almak ve (tahrişi azaltmak için) yumuşak bir havlu ile kurulanmak gerekir” diyor.
Aşırı terlemenin de deride mantar ve benzeri hastalıklara davetiye çıkarabilecek bir başka durum olduğunu hatırlatan Dr. Taşkapan, aşırı terleyen kişilerin olabildiğince sık çamaşır değiştirmesi gerektiğini belirtiyor.
Son olarak deri hastalıklarında, hastaların kendi tanısını kendi koymaya çalışma ve eczaneden ilaç alıp kullanma eğilimi gösterdiğine dikkat çeken Dr. Taşkapan, “Bu doğru değil. Bir yakınma söz konusu olduğunda mutlaka bir dermatoloğa görünmeli ve hekimin tanısına göre hareket edilmelidir”diyor.
”
Alo Yeditepe