İnsanda hastalık oluşturduğu yeni tespit edilen koronavirüsün neden olduğu bir hastalık olan COVID-19 enfeksiyonu hepimizin bildiği gibi bir pandemiye dönüşmüş durumda. Böbrek tutulumunun bu enfeksiyonda sık görüldüğünün tespit edildiğini söyleyen Prof. Dr. Gülçin Kantarcı, gelişebilecek akut böbrek hasarının, yaşam kaybı riski için bağımsız bir belirleyici olduğunu hatırlattı.
Kronik böbrek hastalığı olanlarda bu enfeksiyonun genel etkileriyle ilgili henüz yeterli çalışma bulunmadığını söyleyen Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri İç Hastalıkları ve Nefroloji Uzmanı Prof. Dr. Gülçin Kantarcı, “Kronik böbrek hastalarının, diyaliz hastalarının, böbrek nakli hastalarının ve diğer farklı sorunlar nedeniyle bağışıklık sistemi baskılanmış hastaları endişe oluşturmadan ama gerekli tüm önlemleri alarak korunmasını sağlamalıyız.” dedi.
Prof. Dr. Gülçin Kantarcı, COVID-19 için riskli grupta kabul edilen böbrek hastaları ve nakil geçiren kişilerin enfeksiyondan korunması için alması gereken önlemleri sıraladı…
Bu enfeksyonun damlacık yoluyla bulaştığını hatırlatan Prof. Dr. Gülçin Kantarcı, “Yani hasta bireylerin öksürme, hapşırma yoluyla ortaya saçtıkları damlacıklara diğer kişilerin solunum yoluyla almaları veya bu damlacıklardan yayılan virüslerin olduğu yüzeylere ellerle temastan sonra ellerini ağız, burun veya göz mukozasına götürmesi ve temas etmesi ile bulaşır. Bu nedenle mümkün olduğunca elleri yüz ve gözlere sürmemeye dikkat edilmeli. ”diye konuştu
Böbrek hastalarının bu dönem içinde mümkün olduğunca toplu taşıma araçlarını kullanmamaya özen göstermeleri gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Kantarcı, “Eğer zorunlu olarak toplu taşıma araçlarına binilecekse mutlaka gerekli önlemler alınmalı. Maske kullanılmalı ve el dezenfektanıyla eller temizlenmeli. Bununla birlikte kalabalık toplantılara katılmamalı ve böyle ortamlarda bulunmamalı. Bu kişiler, yurtdışına yolculuğa çıkmamalı ve son iki hafta içinde yurtdışından gelen kişilerle temastan kaçınmalı.”
Ateş, öksürük gibi hastalık belirtisi olan organ nakli olmuş ya da diyaliz hastalarının ilgili merkezlerine ya da diyaliz ünitelerine gelmeden önce mutlaka telefonla bilgi vermeleri gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Gülçin Kantarcı, bu konuda tedavi gördükleri ünitelerinin yönlendirmelerine göre hareket etmeleri ve mutlaka maske takmaları gerektiğini söyledi.
Ellerin sürekli su ve sabunla yıkanması gibi hijyen kurallarının yanı sıra bu hastaların insanlarla temas halindeyken mutlaka maske kullanması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Gülçin Kantarcı, şu bilgileri verdi: “Bu enfeksiyonun ilk başladığı ve en yaygın görüldüğü Çin’de Tayvan’da Nefroloji Dernekleri son zamanlarda COVID-19 salgını sırasında diyaliz üniteleri için hazırladığı rehberde diyaliz ünitesinde hastaların maske takmasını önermektedir. Bu nedenle diyalize gelmeden önce hastalar maske takmalı. Kullanılan maskeler her zaman ağzı kapaklı çöplere atılmalıdır. Maske takma ve çıkartma sonrası eller 30 saniye süreyle sabun ile yıkanmalıdır.”
”
Alo Yeditepe