Akromegali
Büyüme hormonunun fazla salgılanmasına bağlı olarak gelişen bir hastalıktır. Her yaşta ortaya çıkmakla birlikte en sık olarak 30-50 yaş aralığında yetişkinlerde görülmektedir. Aşırı miktarda büyüme hormonuna büyüme plakları kapanmadan önce maruz kalınması durumunda “devlik” gelişir.
Dolayısıyla büyüme çağındaki çocuklarda aşırı boy uzaması önemsenmelidir. Erişkin dönemde boyda uzama olmaz, yapısal değişiklikler ön plandadır ve hastalık “akromegali” olarak adlandırılır. Çocukluk ve erişkin dönemde farklı semptomlarla kendini göstermesine karşın akromegali diyabet, yüksek tansiyon, kalp hastalıkları, akciğer fonksiyonlarında bozulma gibi ciddi sağlık sorunları açısından da risk oluşturmaktadır.
Akromegali Belirtileri Nelerdir?
Eller, ayaklar ve vücudun birçok bölgesinde büyümeler gözlenir. Ayakkabılar ve yüzükler küçük gelmeye başlar. Yüz hatlarında kabalaşma, alt çenenin ve alnın öne doğru çıkması, diş aralıklarının genişlemesi, burnun, dudakların ve dilin büyümesi, ciltte yağlanma ve kalınlaşma, terleme, görme bozukluğu ve baş ağrısı akromegali belirtileri arasında yer almaktadır. Akromegali belirtileri hastalar için oldukça rahatsızlık verici olabilir. Fiziksel belirtiler yanında, halsizlik, çabuk yorulma, libido kaybı ve vücut görüntüsünde ortaya çıkan değişimler hastanın psikolojisini de olumsuz yönde etkileyebilir.
Akromegalinin en önemli belirtilerinden biri el ve ayaklarla birlikte vücudun birçok bölümünde görülen büyümedir. Ayakkabılar ve yüzükler küçük gelmeye başlar. Yüz hatlarında kabalaşma, alt çenenin ve alnın öne doğru çıkması, diş aralıklarının genişlemesi, burnun, dudakların ve dilin büyümesi, ciltte yağlanma ve kalınlaşma, terleme, görme bozukluğu ve baş ağrısı diğer belirtiler arasında yer almaktadır.
Belirtiler genellikle çok yavaş ilerlediği için hasta bunların farkına varmayabilir ve tanı genellikle gecikir.
Akromegali Tedavisi
Akromegali hastalarının çok büyük bir kısmı doğru tanı ve uygun tedaviyle sağlıklarına kavuşurlar. İlaç tedavisi, cerrahi tedavi ve ışın tedavisi olmak üzere üç türlü tedavi yaklaşımı vardır. Hastaların önemli bir kısmında cerrahi tedavi ilk yaklaşımdır. Cerrahi yapılamayan veya cerrahi tedaviye rağmen başarılı sonuç alınamayan hastalarda ilaç tedavisi uygulanır. Günümüzde akromegali tedavisinde kullanılan oldukça etkili ilaçlar mevcuttur. Akromegali tedavisinde temel amaç; büyüme hormonu ve IGF-I düzeyini normal seviyelere düşürmek ve tümör kitlesinde küçülme sağlamaktır. Cerrahi ve ilaç tedavisi ile bu amaçlara ulaşılamayan vakalarda ışın tedavisi uygulanır. Günümüzde ışın tedavisi konusunda çok gelişmiş teknolojiler mevcuttur ve bunlar ülkemizde de başarıyla kullanılmaktadır.