Nikotin yakın zamana kadar kanser yapıcı etkisi olmayan, sadece bağımlılık yaratan bir madde olarak tanınıyor ve elektronik sigara üretimi de bu bilgiye dayandırılıyordu. Son yıllarda nikotinin vücuttaki yıkımı sırasında kansere neden olan bazı metabolitlere dönüştüğünü gösteren veriler ortaya çıktı. Bu durumda elektronik sigaranın masum olduğu inancı taşıyanlar bir daha düşünmeli. Üstelik sadece bu nedenle değil. İşte elektronik sigarayla ilgili bilimsel gerçekler...
Sigara ve tütün ürünlerinin tüketimi dünyada yılda 6 milyon kişinin ölümüne neden oluyor ve 2030 yılında 8 milyon kişinin sigaraya bağlı nedenlerden öleceği öngörülüyor. Sigara tüketiminin çok ciddi ancak engellenebilir bir ölüm neden olduğunu unutmamak gerekiyor. Sigaraya bağlı ölümlerle en sık kalp - damar hastalıkları, akciğer kanser ve KOAH olarak adlandırılan kronik akciğer hastalığı nedeniyle karşılaşılıyor.
Yeditepe Ünversitesi Kozyatağı Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı , “Sigara dumanında yaklaşık 7 bin civarında kimyasal madde bulunuyor ve bunlardan yaklaşık 70 i, insan hücrelerinin genetik şifresini bozarak kansere neden oluyor ”diyor. Sigaranın içeriğinde bulunan nikotin kan yoluyla beyne ulaşıp bağımlılıktan sorumlu madde olarak biliniyor. Nikotin yakın zamana kadar kanser yapıcı etkisi olmayan, sadece bağımlılık yaratan bir madde olarak tanınıyordu ve elektronik sigara üretimi bu bilgiye dayandırılıyordu. Bir pil vasıtası ile çalışan, içerisinde belli oranda nikotin bulunan bir sıvıyı ısıtarak buharlaştıran ve bunun solunmasına imkan tanıyan sisteme elektronik sigara deniyor. Üreticiler, sistemin mantığının, nikotin vücuda sigara dumanındaki diğer zararlı kimyasallara maruz kalmadan vermek olduğu iddiasındaydı. Elektronik sigaranın üretimi ilk kez 2003 yılında Çin’de başlamış, 2006 yılından sonra da ABD ve Avrupa’da herhangi bir kontrole tabi olmadan piyasaya çıkmıştı. Kullanım amacının sigarayı bırakmaya yardımcı olmak olduğu öne sürülse de bu konudaki etkisi kesin kanıtlanamamış, zamanla üretimi tütün endüstrisinin eline geçmiş, içeriğinde pek çok değişiklik yapılarak reklamları yaygınlaştırılmıştı.
“Elektronik sigaranın etkisi konusunda dayanağı olmayan abartılı yorumların yapılması ve tüketimin özendirici tatlandırıcılar ve kokular eklenmesi amacının dışında kullanımını artırmaktadır. Son yıllarda nikotinin vücuttaki yıkımı sırasında kansere neden olan bazı metabolitlere dönüştüğünü gösteren veriler ortaya çıkmaktadır. Dolayısı ile elektronik sigaranın da zararlı olduğu ve yıllar içinde çok ciddi zararlı etkilerinin ortaya çıkacağı öngörüsü yanlış değildir” diyor.
New York Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı ve Üroloji Bölümü tarafından yapılan ve Ocak 2018’ de yayınlanan bir çalışmada, vücutta metabolize edilen nikotinden açığa çıkan “nitrozamin” adı verilen bazı maddelerin fare ve insan akciğer ile mesane hücrelerinin genetik şifresinde kanserojen değişikliklere neden olduğu gösteriliyor. Ayrıca bu metabolitlerin, vücudun bozulan bu genetik şifreyi doğal tamir mekanizmalarıyla düzeltmesine engel olduğu da saptanıyor. Elektronik sigaranın kansere yol açtığını destekleyen ve giderek artan başka bildirimler de bulunuyor. Elektronik sigarada kullanılan sıvıda nikotin dışında birçok kimyasal bulunması çok tehlikeli görülüyor. Bunlardan “propilen” “glikol” ve “gliserolün” ısınınca “formaldehit”, “asetaldehit” gibi sigara dumanındaki kanser yapıcı maddelere dönüştüğünü gösteren çalışmalar bulunuyor. Bu dönüşümün, kullanılan bataryanın voltajına, oluşan ısının derecesine ve elektronik sigara içerisindeki miktarlara göre değişebileceği ve üretimin bir kontrole tabi olmaması nedeniyle farklı tiplerde çok farklı miktarlarda olabileceği üzerinde duruluyor. Yine elektronik sigara kullanıcılarında öksürük, balgam çıkarma gibi solunum sistem yakınmalarında ve astım atak sıklığında artış olduğu görülüyor. Sonuç olarak elektronik sigara kullanımının normal sigaraya göre daha yakın zamanda başlaması, farklı firma ürünlerinde farklı içeriklerin ve nikotin miktarının olması ve hiçbir kontrole tabi olmadan üretilip zararlarının yeterince araştırılmaması bu konuda daha pek çok yeni araştırma yapılmasına ihtiyaç olduğu anlamına geliyor.
Elektronik sigaraların sigara bağımlılığından kurtulmak için bir yöntem olduğu öne sürülse de bugüne dek bırakmayı kolaylaştırdığına dar net bir bulgu elde edilemediğine dikkat çekiliyor. Amacı dışı kullanım oranının çok artıp, buna bağlı yan sorunların ortaya çıkması da ayrı bir problem olarak görülüyor. Elektronik sigarayı cazip hale getirmek için tat koku veren katkı maddelerinde değişiklikler yapılması işin içine ekstra kimyasalların girmesi anlamına geliyor ve hiç sigara içmemiş gençler arasında da elektronik sigara kullanımının başlaması ve artmasına neden oluyor. Bu durum ilk olarak elektronik sigara kullanan gençlerin ilerde sigaraya daha yüksek oranda başlamalarına yol açıyor. Bunun nedeninin nikotin bağımlılığı olduğu belirtiliyor.
Günümüzde pek çok ülkede elektronik sigara reklamları, tatlandırıcı gibi katkı maddelerinin kullanımı yasaklanıp gençlerin özendirilmesi engellenmeye çalışılıyor. Bazı kişiler ise hem sigara hem elektronik sigara olarak ikili kullanım gerçekleştiriyor. Bu şekilde kullanımın sigarayı bırakmaya bir yararı olmadığı belirtiliyor. Elektronik sigara kullanımının artması, bu konuda düzenleme bulunmaması, sigara kullanımı ile ilgili getirilmiş yasakların delinmesinin sigara alışkanlığının tekrar normal olarak değerlendirilmesi tehlikesine yol açabileceğine işaret ediliyor. Aletin çeşitli arızaları, nikotin zehirlenmelerine zaman zaman da tehlikeli patlama ve yanıklara yol açması ise ek sorunlar olarak görülüyor.
”
Alo Yeditepe