Türkiye'de her 6 kişiden birinde guatr görülüyor. Guatrlı her 6 kişiden birinde ise nodül tespit ediliyor. Yani tiroid nodülleri ülkemizde çok sık rastlanan bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Genel Cerrahi uzmanı Prof. Dr. Erhan Ayşan tiroid nodüllerinin büyük bölümünün radyofrekans yöntemiyle ameliyatsız olarak tedavi edilebileceğini söyledi.
Biyopsi yapılarak kanser olmadığı tespit edilen küçük nodüllerde, hastaların 6 aylık periyotlarla hekim kontrolüne gitmesi gerektiğinin altını çizen Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi Endokrin Cerrahi uzmanı Prof. Dr. Erhan Ayşan "Büyük nodüllerde ise radyofrekans tekniği de nodülü küçültmek ve bir daha büyümesini önlemede oldukça başarılı oluyor" diye konuştu.
Başta karaciğer tümörleri olmak üzere birçok hastalıkta uzun yıllardır kullanılan radyofrankans tedavisinin tiroid nodüllerinde kullanılması görece yeni bir yaklaşım. Prof. Dr. Erhan Ayşan, "Tiroid gibi küçük boyutlarda olan, üstelik çevresinde çok miktarda damar ve sinirlerin bulunduğu bir organda, ince, narin ve kontrollü salınım yapan bir iğneye ihtiyaç duyuluyor." dedi.
Radyofrekans (RF) tedavisinin zararlı radyasyon ışınlarıyla ilgisi olmadığının altını çizen Prof. Dr. Erhan Ayşan, şöyle konuştu: "Bu tedavide herhangi bir ışın kullanılmaz. Radyofrekans (RF) tedavisinde kullanılan tek enerji türü, ısı enerjisidir. Tiroid nodülü, tiroid bezi içindeki şişlikler, yumrulardır. Tiroid bezini bir yastık olarak kabul edersek, nodülü de bu yastık içine sıkıştırılmış küçük bir balon olarak kabul edelim. Bu durumda Radyofrekans (RF) bu balonun söndürülmesi işlemidir."
Lokal ya da genel anestezi altında uygulanan bu işlem, nodülün boyutuna göre yaklaşık 20-30 dakikada tamamlanıyor. Radyofrekans (RF) tedavisinin nasıl uygulandığını Prof. Dr. Ayşan şöyle anlattı: "Ucundan kontrollü olarak ısı yayan bir iğne, nodülün içine sokulur ve sistem aktiflenir. İğnenin ucundaki aktif bölümden nodül içine kontrollü olarak ısı verilir. Bu ısı temas ettiği hücreleri yakarak öldürür. Yeterli yanma sağlandığında, iğne nodülün içinden çekilerek işlem sonlandırılır."
Hastanede yatmaya gerek duyulmayan işlem sonrasında, birkaç saatlik hekim gözetiminde kalmak yeterli oluyor. Hasta aynı gün taburcu ediliyor. Tedavi sonrasında dikkat edilmesi gereken noktalar konusunda Prof. Ayşan şu bilgileri verdi: "Hasta ilk birkaç gün süresince boyun ön bölgesinde bir miktar şişkinlik ve ağrı hissedebilir. Ancak bu, ağrı kesicilerle önlenebilen, şiddetli olmayan bir durumdur. Zaman içinde ölen hücreleri vücut temizler ve nodül çapı gitgide küçülür. İdeal sonuçlar 3-6 ay içinde alınır. İlk kontrol, işlemden bir hafta sonra yapılır. Daha sonra 3. ay ve 6. ay kontrolleriyle nihai sonuç elde edilir. Bu dönemde hastalar rahatlıkla günlük işlerini yapabilir. Herhangi bir diyet kısıtlamasına gerek yoktur."
Prof. Dr. Erhan Ayşan "Nodüle bağlı zehirli guatrı olan hasta grubunda da Radyofrekans (RF) uygulanarak nodül yakılabilir. Böylece zehirli guatra neden olan ve aşırı hormon üreten hücreler yok edilir. Tiroid bezinin fazla hormon salgısı ortadan kalkar. Hasta, ameliyat olmadan ya da radyoaktif iyot almadan hastalıktan kurtulmuş olur" diye konuştu. Bununla birlikte çok özel durumlar dışında Radyofrekans (RF) tedavisi tiroid kanserinde kullanılmıyor. Yeditepe Üniversitesi Hastanesi Endokrin Cerrahi uzmanı Prof. Dr. Erhan Ayşan, kanserli olduğu biyopsiyle kanıtlanmış ya da kanser şüphesi yüksek olan nodüller için, günümüzde kabul edilen bilimsel yaklaşımın cerrahi tedavi olduğunun altını çizdi.
Basın Yansımaları: milliyet.com | hurriyet.com | gazetevatan.com | cnnturk.com | aksam.com | hurriyetaile.com
”
Alo Yeditepe