İshal, bağırsak hareketlerinin sıklığının ve sıvılığının artmasıyla kendini gösteren bir sindirim sistemi hastalığı. Hasta, gün içinde sıklıkla dışkılama ihtiyacı yaşar ve genellikle sulu veya sıvı ya da gevşek şekilde dışkılar.
İshal atta yatan bir hastalık olmadığı sürece geçici bir sorurdur. Önemli olan ishalin devam ettiği süre içinde yeterli sıvı alımının sağlanmasıdır. Bu noktada dikkat edilmesi gereken şey, ishalin şiddeti, kanlı olması ve kronik hale gelmişse zaman kaybedilmeden hekime başvurulması gerektiğidir. Altının çizilmesi gereken bir başka nokta da yaşlı ve çocuklarda yaşanan ishallerde çok daha dikkatli olunmasıdır.
İshalin belirtileri kişiden kişiye değişebilmektedir. En sık rastlanan şikayetleri şöyle sıralamak mümkün.
Sindirim bozukluklarından enfeksiyonlara, parazitlerden strese kadar birçok sorun ishale neden olabilmektedir.
Norovirüs, rotavirüs, E. coli ve Salmonella gibi patojenlerden kaynaklanabilen viral ve bakteriyel enfeksiyonlar ishale neden olabilmektedir. Özellikle yaz aylarında açıkta bırakılan ya da uygun şartlarda saklanmayan yiyecekler gıda zehirlenmesine neden olabilmektedir. Yine amipler, giardia gibi bağırsak parazitleri de ishale neden olabilmektedir.
Bağırsak florasını etkileyebildiği için özellikle antibiyotikler gibi bazı ilaçlar da ishale neden olabilmektedir.
Tüm vücudu etkileyen yoğun stresin bağırsaklar üzerinde de etkisi olduğu bilinmektedir. Dolayısıyla kişinin psikolojik yapısı bağırsak hareketlerini de etkileyerek ishale neden olabilmektedir.
Birdenbire başlayan akut ishal genellikle viral ya da bakteriyel hastalıklar, gıda zehirlenmesi gibi nedenlerle yaşanabilmektedir. Akut ishal birkaç gün boyunca devam edebilmektedir.
İki haftadan uzun süren ve devam eden ishal, kronik ishal olarak tanımlanmaktadır. Bu tür ishal, genellikle uzun süreli sindirim sorunları, inflamatuar bağırsak hastalıkları (örneğin Crohn hastalığı veya ülseratif kolit) ve çölyak hastalığı ile bağlantılıdır.
Laktoz intoleransı örneğinde olduğu gibi bağırsaklarda sindirilemeyen ya da çözülemeyen maddelerin bulunması durumunda ortaya çıkan ishaldir.
Bağırsaklara aşırı miktarda sıvı salgılanması sonucu oluşur. Genellikle bazı ilaçlar ve bakteriyel hastalıklarla birlikte görülür.
Ciddiye alınması gereken bu ishal durumunda dışkıda kan bulunur. Vakit kaybetmeden hekime başvurulması gereken kanamalı ishalin altında inflamatuar bağırsak hastalıkları veya bağırsak enfeksiyonları bulunabilir.
Crohn hastalığı veya ülseratif kolit gibi inflamatuar bağırsak hastalıklarıyla ilişkilendiren ishaldir.
Antibiyotik kullanımı normal bağırsak florasının bozulmasına neden olabildiği için bazı kişilerde antibiyotik kullanımına bağlı olarak gelişen ishaldir.
Yiyecekler, saklanma koşullarından pişirilmesine, temizliğinden içeriğindeki maddelere kadar birçok nedenle ishal gelişiminde etkili rol oynayabilmektedir. Özellikle de hassas sindirim sistemine sahip kişiler bu durumlardan daha fazla etkilenir. Ancak yiyecekler ve ishal ilişkisi kişiden kişiye farklılık gösterebileceği için genel olarak aşağıda işaret edilen noktalara dikkat etmek önemlidir.
İshal gelişmesi durumunda öncelikle sıvı alımına dikkat etmek çok önem taşımaktadır. Bununla birlikte ishal artar, kötüleşir, baraberinde ateş gelişir ya da kanlı ishal yaşanırsa vakit kaybetmeden hekime başvurulmalıdır.
Bununla birlikte ishal sürecinde bazı besinleri tüketmek hastalık sürecinde yardımcı olabilmektedir.
Pirinç: Beyaz pirincin sindirimi rahat olduğu için bağırsakları rahatlatabilmektedir. Dolayısıyla ishal sürecinde lapa formunda yağsız pirinç tüketimi yardımcı olabilir.
Elma: Püre formunda hazırlanacak olan elma yüksek lif içeriği sayesinde bağırsak hareketlerini kontrol etmeye yardımcı olabilir.
Muz: Potasyum açısından zengin olan muzlar, ishal nedeniyle meydana gelen sıvı kaybını karşılamaya yardımcı olabilir. Ayrıca sindirim sistemini sakinleştirmeye yardımcı olurlar.
Yoğurt: Probiyotik özellikleri sayesinde yoğurt, sindirim sisteminin iyileşmesine ve bağırsak florasının dengelenmesine yardımcı olabilir.
Haşlanmış Patates: Bağırsak rahatsızlıklarını hafifletir ve sindirilmesi basit bir karbonhidrat olduğu için Tercihen haşlanmış olarak, yağ ve baharat eklenmeden tüketilmelidir.
Çorbalar: Özellikle yağsız olacak şekilde hazırlanacak tavuk ya da sebze çorbaları, kusma ve ishal durumlarında hem azalan sıvı ihtiyacını hem de besin ihtiyacını karşılamada yardımcı olabilir.
İshal altta yatan nedene bağlı olarak süresi ve şekli değişse de özellikle bazı belirtiler uyarıcı olarak kabul edilmeli ve mutlaka hekime başvurulmalıdır.
Sıvı ve elektrolit kaybı: Şiddetli susuzluk-dehidrasyon, baş dönmesi, ağız kuruluğu ve idrarda azalma sıvı ve elektrolik kaybının belirtileri arasındadır.
Ateş yüksekliği: İshalle birlikte ateş görülmesi de ciddiye alınması gereken belirtiler arasındadır. Bu durum altta yatan enfeksiyon ya da hastalığın belirtisi olabilir.
Uzun süreli ishal: Altta yatan bir sorun yoksa ishalin belirli süre içinde kendiliğinden geçmesi beklendiği için 48 saatten uzun sürmesi bir soruna işaret edebilmektedir. Bu durumda kronik bir sorunun varlığı söz konusu olabilir.
Dışkının kanlı olması: İshal sırasında dışkının koyu renkli olması, mukus ya da kan bulunması ciddi bir hastalık ya da enfeksiyonun işareti olabileceği için mutlaka ciddiye alınması gerekmektedir.
Şiddetli karın ağrısı: İshal sırasında karın ağrısı yaşanması normal olabilmekle birlikte eğer ağrı uzun süreliyse ve şiddetliyse ciddi bir soruna işaret edebilmektedir.
Kusma:Sık sık kusmak, vücudun sıvı dengesini bozacağı ve dehidrasyona neden olabileceği için ishalle birlikte kusma varsa dikkatli olunmasında fayda var.
Aşırı yorgunluk: İshalle birlikte yeterli sıvı alımı da sağlanamıyorsa şiddetli elektrolit ve sıvı dengesizlikleri kişide aşırı yorgunluk ve zayıflığa neden olabileceği için destek alınması gerekebilir.
Yetişkinlerde ishal tedavisi genellikle nedenine bağlı olarak değişir. İshal şiddetli, kronikse veya yüksek ateş ya da kanlı dışkı gibi diğer semptomlarla birlikteyse mutlaka bir hekime başvurulması gerekir. İshalin yönetiminde aşağıdaki noktalara dikkat etmek yardımcı olabilmektedir.
Sıvı tüketimi artırılmalı: İshal kontrolü sırasında yapılacaklar listesinin başında yeterli sıvı alımı gelmektedir. Çünkü ishalle birlikte vücutta sıvı kaybı yaşanır. Bu dengeyi korumak için elektrolit içeren içecekler ve su tüketilmesi önelidir.
El hijyenini dikkat edilmeli: İshal sırasında hem kişinin kendisini hem de çevresindekileri korumak adına el hijyenine dikkat etmesi gerekir. Bu nedenle hem ishale neden olacak enfeksiyonlardan korunmak hem de olası enfeksiyon durumunda bulaşı önlemek için eller sık sık yıkanmalı.
Yağlı besinlerden uzak durulmalı: İshal sırasında bağırsak hareketlerini artıracak lifli besinlerden uzak durmakta fayda var. Ayrıca, yağlı, baharatlı yiyecekler ve süt ürünlerini de kısıtlamak fayda sağlamaktadır.
Probiyotiklere yer verilmeli: Bağırsak florasının düzenlenmesine yardımcı olabileceği için bu dönemde doktor önerisiyle probiyotik almak da fayda sağlayabilmektedir.
Dinlenmeye çalışılmalı: Özellikle ishalin kaynağında altta yatan bir hastalık varsa, bağışıklık sistemini güçlendirebilmek için dinlenmek yarar sağlayacaktır.
Özellikle yeni doğan bebeklerde ishal ile başa çıkarken profesyonel tavsiye almak her zaman en iyi yoldur. Herhangi bir yanlış ilaç ya da uygulama bebeğin sağlığını olumsuz etkileyebileceği için bu konuda mutlaka hekimin önerileri doğrultusunda hareket edilmedir.
Çocuklar, besin alerjileri virüs ve bakterilerden kaynaklı hastalıklar, yetersiz hijyen gibi birçok nedenle ishal yaşayabilmektedir. Bu durumda da mutlaka hekim önerileri doğrultusunda hareket etmek gerekir. Bununla birlikte aşağıdaki öneriler de fayda sağlayabilmektedir.
Hamilelikte ishalin yönetilmesi, annenin ve doğmamış çocuğun sağlığını korumak için önemlidir. Dolayısıyla gebelikte yaşanan ishallerde mutlaka hekim bilgilendirilmeli, ishalin şiddetli olması durumunda, ateş eşlik ediyorsa ve dışkıda kan varsa vakit kaybedilmeden hekime başvurulmalı.
Hamilelikte ishal tedavisi için aşağıdaki öneriler dikkate alınabilir:
Sıvı tüketimi artırılmalı: Bol miktarda sıvı tüketmek, ishalin neden olduğu sıvı kaybını telafi etmek için hayati önem taşır. Su, elektrolit çözeltileri (ağız yoluyla rehidrasyon çözümleri) ve sebze veya tavuk suyu gibi hafif sıvılar içmek faydalı olabilir.
Kolay sindirilen besinler tercih edilmeli: Mideye fazla yük bindirmeyen, muz, pirinç, elma püresi ve tost gibi yiyecekler tercih edilmeli. Baharatlı, yağlı, kızartılmış ürünler ve süt ürünlerinden uzak durulmalı.
Hijyene dikkat edilmeli: Gıda kaynaklı hastalıklardan kaçınmak için elleri sık sık yıkanmalı ve gıda hijyenine dikkat edilmeli.
”
Alo Yeditepe