Aslında, laparoskopik cerrahi, bütün endoskopik cerrahi yöntemlerini kapsar. Endoskopik cerrahi nedir? Önce kısaca bunu anlatayım. İnce kameralar kullanarak vücut içinde yapılan ameliyatlar anlamına gelir. Örneğin, mideye yapılan işleme "gastroskopi," mesane içine girilmesine "sistoskopi," ve batın içine girilmesine de "laparoskopi" denir. Yani ince kameralarla minimal invaziv bir şekilde vücut içinde gerçekleştirilen ameliyatlara endoskopik cerrahi adı verilir.
Günümüzde neredeyse bütün jinekolojik hastalıklar için bu yöntemler kullanılabilmektedir. Miomlar, kistler, rahim alma ameliyatları, idrar kaçırma operasyonları ve hatta jinekolojik kanserler gibi birçok hastalık kapalı yöntemle tedavi edilebilmektedir. Bu yöntemler genellikle tercih edilmekte ve rahim içindeki patolojilerin tedavisinde de etkili olmaktadır. Histeroskopi adı verilen yöntemle, vajinadan ince bir kamera ile girilip rahim içindeki sorunlar görülebilmekte ve aynı seansta tedavi edilebilmektedir.
Rahim içindeki patolojilerin kapalı yöntemle tedavisi histeroskopi olarak tanımlanabilir. Ancak H-histeroskopi ve laparoskopi arasında fark vardır. Histeroskopi işleminde vajinadan yine çok ince bir kamera ile girip rahim içine ulaşır ve rahim içindeki polip, miyom gibi herhangi bir patoloji tespit edilir ve yine aynı seansta çıkarılarak tedavisi gerçekleştirilir. Bu işlem histeroskopik cerrahi olarak tanımlanır.
Kapalı ameliyatlar öncesi, 30-40 yıl öncesine kadar, genellikle karından yapılan açık ameliyatlar yaygındı. Ancak günümüzde kapalı yöntemler, daha az kanama ve enfeksiyon riski, kısa hastanede kalış süresi gibi avantajları nedeniyle tercih edilmektedir.
Laparoskopik yöntemler tanı amaçlı da kullanılabilmektedir. Özellikle infertilite (kısırlık) durumlarında laparoskopik cerrahi sıkça tercih edilmektedir. Bu yöntemle, tüplerin çalışıp çalışmadığı gibi faktörler incelenebilmekte ve aynı seansta gerekirse tedavi uygulanabilmektedir.
Evet, bu yöntemlerle anında teşhis ve tedavi mümkündür. Örneğin, tüplerde sorun tespit edildiyse, aynı seansta tedavi uygulanabilir. Histeroskopi ile rahim içindeki patolojiler görülüp çıkarılabilmektedir.
Kapalı ameliyat kararı genellikle hastayla karşılıklı görüşülerek alınır. Laparoskopik yöntemler, hasta için daha konforlu olmaları, daha kısa iyileşme süreleri gibi avantajları nedeniyle tercih edilir. Hastayla detaylı bir görüşme yapılarak karar verilir.
Laparoskopik ameliyatlar genellikle göbek deliği kullanılarak gerçekleştirilir. Bu bölge, doğal bir giriş noktası olduğu için iz bırakmaz. Diğer noktalara ise genellikle kasık bölgesinden girilir. Kesiler genellikle küçük olup, iyileştikten sonra neredeyse iz bırakmazlar. Ayrıca, bazı durumlarda hiç kesi yapılmadan da bu ameliyatlar gerçekleştirilebilmektedir. Örneğin rahim içinde bir miyom ya da polip varsa o zaman işte histereskopiyle vajinadan girerek yapılıyor. Sonuçta mümkün olduğu kadar doğal boşlukları kullanılıyor. Bu sayede en az ağrı hedefleniyor. Çünkü ameliyat sonrasında ağrı yapan şey cilt kesisidir. Kapalı yöntemlerde cilt kesisi olmadığı için hastanın o kadar ağrısı olmuyor. Sadece ameliyattan sonra, batın içini gaz ile şişirdiğimiz için bir miktar gaz kalabiliyor. O biraz rahatsızlık yapabiliyor. O da 1-2 günde emiliyor kendiliğinden.
Günümüzde kadın hastalıklarında da yaygın olarak kullanılan laparoskopik ameliyatlar sağladığı avantajlar açısından hastaya önemli konfor sunmaktadır. Bu kazanımlardan bazılarını şöyle sıralamak mümkün…
Laparoskopik cerrahi, geleneksel açık ameliyat yöntemlerine kıyasla daha az invazif bir yaklaşım sunar. Küçük kesilerle yapılır, bu da iyileşme sürecini hızlandırabilir ve komplikasyon riskini azaltabilir.
Küçük kesilerle yapılan laparoskopik ameliyatlar, genellikle daha az kanama ile karakterizedir. Bu durum, hastaların ameliyat sonrası dönemi daha rahat atlatmalarına yardımcı olabilir.
Küçük kesiler ve minimal dokunma, genellikle daha az postoperatif ağrıya yol açar. Bu, hastaların daha hızlı iyileşmelerini sağlar.
Daha Kısa Hastanede Yatış Süresi: Laparoskopik cerrahi genellikle daha kısa hastanede yatış süreleri gerektirir. Bu, hastaların normal günlük aktivitelerine daha erken dönmesine olanak tanır.
Küçük kesiler ve daha az dokunma, enfeksiyon riskini azaltabilir. Ayrıca, ameliyat sırasında kullanılan endoskopik ekipmanın steril olması da enfeksiyon riskini minimize eder.
Laparoskopik ameliyatlar genellikle daha küçük izler bırakır, bu da daha iyi kozmetik sonuçlar elde edilmesine olanak tanır.
Minimal invaziv nature sahip olan laparoskopik ameliyatlar, genellikle daha hızlı iyileşme süreleriyle ilişkilidir. Bu, hastaların normal yaşamlarına daha çabuk dönmelerini sağlar.
Küçük kesilerin ve minimal dokunmanın bir sonucu olarak, hastalar daha az belirgin yara izlerine sahip olabilirler.
Laparoskopik ameliyatlar için kullanılan ekipman, yüksek çözünürlüklü kameralar ve diğer ileri teknolojik araçları içerir. Bu da cerrahın daha iyi görüntüleme ve daha hassas manipülasyon yapmasını sağlar.
Laparoskopik cerrahi, bu avantajlarıyla birçok cerrahi girişimde tercih edilen bir yöntem haline gelmiştir. Ancak her cerrahi müdahalede olduğu gibi, her hasta durumu farklı olduğundan, kullanılacak yöntem konusunda cerrahın ve hastanın ihtiyaçlarına bağlı olarak karar verilmesi son derece önemlidir.
”
Alo Yeditepe