Havaların ısınmasıyla birlikte kene vakalarında artış yaşanıyor. Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Meral Sönmezoğlu, hayati tehlike yaratan Kırım Kongo Kanamalı Ateşi Hastalığı’na (KKKA) yol açan kenelere karşı önemli tavsiyelerde bulundu.
Kenelerle insana bulaşan viral hastalıkların başında gelen Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) tehlikesi yaz aylarında artıyor. Hastalık genellikle ani olarak ve soğuk algınlığı belirtileriyle başlıyor. Daha sonra şiddetli kanama belirtileriyle devam ediyor ve zamanında tedavi edilmezse yaşam kaybıyla sonuçlanıyor. KKKA hastalığının ülkemizde 2002 yılından bu yana yoğun olarak görüldüğünü belirten Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Meral Sönmezoğlu, bu konuda bilinmesi gerekenleri şöyle anlattı:
Virüsün vücuda girişi ve belirtilerin başlaması arasında geçen kuluçka süresi 2- 4 gün arası, en fazla 9 gündür. Hastalık genellikle ani olarak ve soğuk algınlığı belirtileri ile başlar. Daha sonra şiddetli kanama belirtileri ile devam eder ve zamanında tedavi başlanmazsa %4-6 oranında yaşam kaybı ile sonuçlanır.
Hastalık son yıllarda Doğu Akdeniz ülkelerinde sporadik (dağınık, tesadüfi, nadir) görülmektedir, ancak eskiden Afganistan, İran, Irak, Pakistan, Arabistan, Sudan ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkelerde salgınlar görülmüştür. Dünyada 30’dan fazla ülkede görülmeye devam etmektedir.
Ülkemizde ilk kez 2002 yılında kanama ile ölen bir hastanın serumundan tanı konarak KKKA hastası bildirimi yapılmış, o tarihten sonra 2019 yılına kadar yaklaşık 10.800 olgu, 528 ölüm görülmüş, vaka-ölüm oranı %4,74 olarak hesaplanmıştır. 2018 yılında 27 kişi ölmüş, 2019 yılı mayıs ayına kadar 3 kişi, haziranda 6 kişi kene çıkardıktan sonra hastalık belirtilerinin başlaması ile hastaneye başvurmuş, ancak kurtarılamamıştır. 2019 yılında KKKA görülen illerimiz Karabük, Gümüşhane, Samsun, Çorum, Kastamonu ve Sivas’tır. Ülkemizde genellikle Nisan ve Ekim ayları arasında görülüyor, son iki yılda en sık Amasya, Tokat, Çorum ve Sivas çevresinde görülüyor. 2023 yılı Mayıs ve Haziran aylarında Sivas'ta üç kişi, Çorum ve Amasya'da ise birer kişi KKKA hastalığı nedeniyle hayatını kaybetti.
Hastalığın bulaşması için risk grubu tanımına girenler; endemik bölgede yaşayan/ziyaretçi, çiftçiler, hayvancılık yapanlar, kasaplar, mezbaha çalışanları, veteriner hekimler, sağlık personeli, laboratuvar çalışanları ve hasta yakınlarıdır.
Hastalığın bulaşı esas olarak kene ile temastır. Bunun dışında enfekte hastalardan (hastanede, toplumda) direkt temas, enfekte doku ve kan teması ile, anneden bebeğe (vertikal bulaş), ve laboratuvardan direkt temas ile de bulaşabilir.
Hastalığın belirtileri ani başlayan ateş, üşüme-titreme, baş ağrısı, kas ağrıları, halsizlik, bulantı, kusma, ishal, karın ağrısı ve ışığa duyarlılıktır. Birkaç gün sonra, şuur bulanıklığı, huzursuzluk, uyuma hali, çöküntü, bezginlik, karın sağ üst kısmında ağrı başlar. Ağır vakalarda yoğun kanama, koma, şok , çoklu organ yetmezliği ve yaşam kaybı görülür. İyileşme 9-10. günlerde başlar, ateş düşer, kanama durur.
% 88 olgunun hafif belirtilerle seyreden hafif olgular olduğu görülmüştür. Orta ve ağır olguların mutlaka hastanede takip edilmesi gereklidir.
Hastalığın belirtileri özgün değildir ve birçok hastalıkla karışabilir. Ayırıcı tanıda bruselloz, tifo, viral hepatit, sıtma, leptospiro, riketsiyoz ve meningokoksemi , hematolojik maligniteler,diğer KKA’lar, TTP, sepsis ve İlaç zehirlenmesi düşünülmelidir. Hastalığın tanısı öncelikle kene teması öyküsü ve belirtiler ile konur. Doğrulama için kan testleri yapılır.
Tedavi ne kadar erken başlanırsa yaşam kaybı oranı o kadar düşer. Tedavide en önemli olan sıvı ve elektrolit takibi ve kanama kontrolüdür. Gerektiğinde, taze Donmuş Plazma, Trombosit aferezi, tam kan / Eritrosit suspansiyonu verilir. Tedavide antibiyotiklerin etkisi yoktur.
Basın Yansımaları: sozcu
”
Alo Yeditepe