Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Meral Sönmezoğlu, medyada “gergedan virüs” şeklinde haberlerde yer alan ve Aralık ayında salgın yapan virüs rhinovirüs olup Latince rhinoceros dan gelen gergedan demek olup daha çok burun ve genizde enfeksiyon yaptığı için bu ismin verildiğini söyledi. Bu virüsün yeni olmadığını hatırlatan Prof. Dr. Sönmezoğlu, sözlerine şöyle devam etti; “En eski bilinen soğuk algınlığı ve nezle virüsüdür. Kış aylarında solunum yolu enfeksiyonlarının çoğu rhinovirüs ve RSV virüslerine bağlıdır. Ocak ayından sonra grip etkeni influenza artmaya başlamıştır. Grip burun ve geniz enfeksiyonu dışında tüm vücutta da kırgınlık, kas ve eklem ağrılarına ve yüksek ateşe neden olur.
Diğer solunum yolu enfeksiyonları destek tedavileri ile bir haftada iyileşirken grip risk grubu diye tanımlanan kişilerde zatürre, sinüzit, kalp yetmezliği ve başka bir çok komplikasyona yol açabilir ve ölümle de sonuçlanabilir. Bu nedenle aşısı olan bir hastalık olduğu için risk grubu kişilerin aşı olması tavsiye edilir.”
Rhinovirüs, neden olduğu üst solunum yolu enfeksiyonlarının yanı sıra, hastalığın bitiminde başka hastalıklara da zemin hazırladığı için ayrı bir önemi olduğunu anlatan Prof. Dr. Sönmezoğlu, “Bu virüs sinüzitin de en sık nedeni. Bununla birlikte, orta kulak iltihabı, kronik bronşit ve KOAH´ın da alevlenmesinde etkili oluyor. Bu sebeple özellikle risk grubundaki kişilerin dikkatli olması gerekiyor” diye konuştu.
Bu virüsün her yaşta görülmesine karşın belirtilerin yaşa göre farklılık gösterdiğini dile getiren Prof. Dr. Sönmezoğlu, “Bir yaşından küçüklerde yüksek ateşe neden olurken okul çağındaki çocuklarda kuru öksürük ve sulu burun akıntısı en sık belirtidir. İleri yaşlarda var olan KOAH hastalığını alevlendirir ve zatürreye neden olabilir” dedi.
Rhinovirüs enfeksiyonlarının genellikle hafif olduğunu ve kendi kendine geçtiğini söyleyen Prof. Dr. Sönmezoğlu, “Tedavi, belirtileri azaltmaya ve hafifletmeye yöneliktir. Ancak çevreye bulaşır ve komplikasyonları önlemeye yönelik tedbirlerin de alınması gerekir. Dolayısıyla hasta mutlaka dinlenmeli, mümkün olduğunca sıvı almaya çalışmalı, hekim kontrolünde antihistaminikler, burun açıcı ilaçlar ve damlalar kullanmalı. Bunun yanı sıra, çevreye bulaşmasını önlemek için hastanın bulunduğu alan alkol bazlı dezenfektan ile silinmeli, elleri sık sık yıkanmalı, burun ve boğazın kurumasını önlemek için ortamın ısı ve nemi ayarlamalı ve kesinlikte sigara, alkol kullanılmamalı” ifadelerini kullandı.
Rhinovirüsünten korunmak için yapılması gerekenler hakkında da bilgi veren Prof. Dr. Sönmezoğlu, bunları şöyle sıraladı:
“Hasta kişiler ile yakın temastan kaçının. Grip benzeri bir hastalık geçirildiğinde evde istirahat edin. Hastayken, hastalığı bulaştırmamak için mümkün olduğunca diğer insanlarla teması sınırlandırın. Aksırma ve öksürme sırasında burun ve ağzınızı kâğıt ve mendille kapatın. Kullandığınız kağıt mendili çöp kutusuna atın. Ellerinizi sabun ve su ile sık sık yıkayın. Ağız, burun ve gözlerinize kirli ellerle temas etmeyin. Yüzeyleri sık sık temizleyin. Bulunduğunuz alanları havalandırın.”
”
Alo Yeditepe