“Bayramda nasılsa dikkat edemiyorum. Sağlıklı beslenme düzenine daha sonra başlarım diyorsanız hata ediyorsunuz” diyen Yeditepe Üniversitesi Kozyatağı Hastanesi Diyetisyen ve Fitoterapi uzmanı, bayramda kilo kontrolünü sağlamak için farkındalığı elden bırakmamak gerektiğini söyledi.
“Hayatın akışı her zaman uygun koşulların oluşmasına elverişli olmayabilir. Önemli olan şartlar içerisinde dengeyi kurabilmek. Bunu başarabilirseniz hayat boyu denge daha kolay olur” şeklinde konuşan uzmanımız, “Dolayısıyla farkındalıkla geçirilen bayram, tatil vb. Zamanlar motivasyonunuzu ve kendinize olan inancınızı daha da artıracaktır fakat her zaman istediğiniz gibi de gitmeyebilir. Bunu da normal kabul edip, panik yapmadan yola devam etmek en doğrusu” diye konuştu.
Uzmanımız Ramazan Ayı sonrasında gelen bayramı kilo almadan geçirebilmek için alışkanlıkları değiştirmek gerektiğini belirterek şu ipuçlarını verdi…
Kilo kontrolünde en önemli unsurlardan birinin de metabolizmayı hızlandırmak olduğunu söyleyen uzmanımız “Gün içinde vakit olmuyorsa her sabah yarım saat erken kalkıp tempolu yürüyüş veya kısa zamanda etkili olan egzersizler yapabilirsiniz. Hadi gelin güne biraz daha erken başlayalım ve egzersizle başlanılan günün mutluluğunu yaşayalım. Bu sayede gün içinde artan enerji ve hızlı metabolizma dengesini da sağlayabilirsiniz” dedi.
“Öğün atlamamayı kan şekeri regülasyonu ve iştah kontrolü için elbette öneriyoruz. Fakat saat 8.00’de başlayan mesai günü ile 10.00’da uyanılan tatil günleri elbette aynı olmamalı” diyen uzmanımız şunları anlattı: “Mümkünse reçel, bal gibi tatlı kaynaklarına bugünlerde tamamen ara vermek gerekli. Kaliteli proteinle başlayan kahvaltı ardından gelen küçük bir ara öğün veya misafirlikte ikram edilen sevilen bir tatlı ardından akşam yemeği günü dengelemeye yardımcı olacaktır. Elbette tatlı tüketiminin sıfır olmasını tercih ederiz. Fakat özel günlerde kendime hakim olamıyorum diyorsanız ana yemek kalorilerini biraz kısmakta fayda var.” Diye konuştu.
Özellikle havaların ısınmaya başladığı bugünlerde hareketle birlikte su kaybının da arttığını hatırlatan uzmanımız telaş ve yoğunluktan, belki de konfor alanımızın dışında olmaktan kaynaklanan sıvı tüketiminde kısıtlama yaşanabileceğini söyledi. “Ancak hem genel sağlık hem de kilo kontrolü için su tüketimi konusunda farkındalığı yüksek tutup saatte bir bardak su içmek atıştırma isteğinizin bastırılmasına yardımcı olacaktır” diye ekledi.
“Canınızın çektiği tatlı, börek… Sizin için özel ne varsa düşünüp kendinize onlardan yana iltimas geçebilirsiniz” diyen uzmanımız bayramda tatlı tüketimi konusunda da denge kuralını uygulamak gerektiğini söyledi.
“Tatlı tüketimini tamamen kısıtlamak sonrasında dönüşünüzü muhteşem yapabilir. Bu nedenle her zaman olduğu gibi denge kuralı bayramda da ön planda olmalı. Kendinize izin verdiğiniz 1 ya da 2 gün öğlen saatlerinde yediğiniz ve sizi mutlu eden o tatlı için kendinizi suçlu hissetmeyin. Olmasa da olur tatlılar için de gereksiz kalori almayın.”
Bayram boyunca da öğünlerde kaliteli protein almanın önemi ve gerekliliğine işaret eden uzmanımız şu bilgileri verdi: “Alınan karbonhidratı azaltmak için akşam yemeklerini beyaz et veya yağsız kırmızı et ve bolca salata veya sebze şeklinde tercih edebilirsiniz. Bu hem günlük almanız gereken protein miktarına katkı sunacak hem de kalori alımınızı dengeleyecektir. Proteinin yanında mutlaka sebze olmasına özen gösterin. Bu sayede hem vitamin hem de posa alımınızı artırabilirsiniz.”
Gündüz tüketilen tatlı veya börek sonrası yapılan vicdanla “bugün akşam yemeği yemeyeceğim” fikrinin oldukça yanlış olduğunun altını çizen uzmanımız bunun gece atıştırma ataklarını tetikleyeceğini söyledi. “Bunun yerine tükettiğiniz şeyler için kendinizi cezalandırmayın. Bir sonraki öğünde hafif bir ana öğün yapmaya gayret gösterin” diye konuştu.
Yemek düzeni değişikliği ile bağırsak hareketlerinde yavaşlama veya şişkinlik yaşanabileceğini söyleyen uzmanımız bunun için çözüm önerilerini şöyle sıraladı: “Ev yapımı yoğurt, probiyotik yoğurt veya takviye olarak alınan probiyotik gastrointestinal sisteminizi rahatlatacaktır. Ayrıca ne kadar posa o kadar regüle kan şekeri, düzenli bağırsak hareketleri ve doygunluk. Posayı artırmak için ise bolca sebze ve günde 1 porsiyon meyve şart. Bu yüzden yaşasın renkli ve çeşitli salatalar.”
Gün içinde ikram edilen asitli içecekler, taze sıkılmış bile olsa meyve suları, meyveli maden suları istemeden fazla kalori alımına neden olabileceğini söyleyen uzmanımız “Bunlar yerine sade kahve (şekersiz ve sütsüz), bitki çayı, sade maden suyu bolca su tüketmek, içecek denetiminde iyi bir kontrol yöntemi olacaktır” dedi.
Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Diyetisyen ve Fitoterapi uzmanı kilo vermek ve yediklerinizi telafi etmek için yapılan yanlış detokslara da dikkat çekerek sözlerini şöyle tamamladı: “Vücudun en iyi detoksifikasyon yöntemi iyi çalışan karaciğer ve organlardır. Az kalorili diyetler, detoks uygulamaları çoğunlukla su kaybına neden olur. En iyisi bayram sonrası karaciğerinize iyi bakmak ve gerekirse karaciğer sağlığına yönelik gıda ve gıda takviyelerine başvurmak en doğrusu olacaktır.”
”
Alo Yeditepe