Yeterli su tüketiminin özellikle sıcak havalarda genel sağlık ve yaşam kalitesi üzerinde büyük bir etkiye sahip olduğunun altını çizen Beslenme ve Diyet Uzmanımız ortalama olarak erişkin bir bireyin sıcak havalarda günde en az 2-3 litre su içmesi gerektiğini söyledi.
Hissedilen sıcaklığın yüksek seyrettiği zamanlarda sıvı ihtiyacının da arttığını anlatan uzmanımız "Ortalama olarak erişkin bir bireyin sıcak havalarda günde en az 2-3 litre su içmesi gerekir. Ancak bu miktar, kişinin fiziksel aktivite düzeyine, vücut ağırlığına ve çevresel koşullara bağlı olarak değişebilir. Su tüketimini artırmak, sağlıklı bir yaşam tarzının önemli bir parçasıdır ve sıcak havalarda bu durum daha da kritik hale gelir" dedi.
Açlık ve susuzluk mekanizmasının birlikte çalıştığını söyleyen uzmanımız, "Sürekli gıda tüketiminin olduğu bir dönemde suya olan ihtiyacın farkına varılmaz. Bu durumda az su içmekle birlikte fazla gıda tüketimi kilo almaya da neden olacaktır" diye konuştu.
Eklem ve omurganın disklerinde bulunan kıkırdakların yüzde 80 oranında su içerdiğini ve eklem sağlığının korunması ve darbelere karşı daha dayanıklı olmak için ihtiyacı olan suyu vermek gerektiğini anlatan uzmanımız sözlerine şöyle devam etti:
Su tükürük ve mukus oluşumunu destekler. Vücut salgılarının yeterince üretilmesi organların da sağlıklı kalmasına yardımcı olur. Örneğin bu sayede gözlerimiz nemini kaybetmez ve kuruluk gibi problemlerin önüne geçilmiş olur."
Ciddi dehidrasyon durumlarında bayılma ve kalp sorunları gibi daha büyük sağlık problemleri yaşanabileceğini hatırlatan uzmanımız "Kan bileşeninin büyük bir yüzdesi sudur. Kanın fazla sulanması da bir problemdir fakat yeterince akışkan olması dokularımıza yeterince oksijen iletiliyor olduğu anlamına gelir. Sağlıklı, dehidrate olmamış bir vücutta zaten denge kendiliğinden oluşur" dedi.
Suyun cilt bariyerinin nemli kalmasını ve dışarıdan gelecek hasarlara karşı güçlü koruyuculuk yarattığı anlatan uzmanımız, "Sıcak havalarda cilt daha fazla nem kaybeder. Yeterli su içmek, cildin nem dengesini korur, esnekliğini artırır ve sağlıklı bir görünüm kazandırır. Ayrıca nemli cilt geç kırışır ve yaşlanır" diye konuştu.
Sindirim sisteminin düzgün çalışması, metabolik süreçlerin sağlıklı ilerlemesi için suya ihtiyaç duyulduğunu belirten uzmanımız "Besinlerin sindirimi ve emilimi suya bağlıdır. Yeterli hidrasyon sindirim sisteminin çalışmasını destekler. Floranın susuz kalması yiyeceklerin kolay hareket etmemesine neden olur. Eğer vücut susuz kalırsa vücut hayatta kalma mekanizması ile çevresinden su çeker ve buna dışkı da dahildir. Dışkıdan su çekilirse sonuç kabızlıktır" ifadelerini kullandı.
Vücut sıcaklığını düzenlemede de suyun kritik bir role sahiptir. "Sıcak ortamlarda vücut kendini soğutma mekanizmasını devreye alır. Deri katmanlarından sıvı buharlaştırarak (terleyerek) vücudu serinletmeye çalışır. Bu daha da sıvı kaybettirerek sıcaklamaya yol açar. Bu döngüden çıkmak için yeterli su tüketimiyle birlikte terlemenin önüne geçmek şart."
Uzmanımız, genel sağlığın vazgeçilmezi olan su tüketimini artırmak için şu önerilerde bulundu:
"Akıllı telefonlarımızdan uygulama kullanabilir veya kendi hatırlatmalarımızı yaratabiliriz, suyun tadı ile ilgili negatif düşünceleriniz var ise tüketeceğiniz suyun bir kısmına taze meyveler ilave edip tadını güzelleştirebiliriz, taşınabilir sağlıklı şişeler kullanıp gün içinde evde veya dışarda gözümüzün önünde tutarak tüketimi artırabiliriz. Sıvı alımı sadece su ile olmaz. Suyu ihmal etmeden maden suyu, taze sıkılmış sebze içecekleri ile de sıvı ihtiyacına destek olunabilir. Sıvı ihtiyacına destek olarak su içeriği çok yüksek olan karpuz, ıspanak, çilek, salatalık, marul, elma gibi yiyeceklere ara öğünde yer verebilir. Menülere kocaman salatalar ekleyebiliriz.
”
Alo Yeditepe